Muğla Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Ercan ile Sağlık Hizmetleri sektörlerini bünyesinde barındıran 2’nci Meslek Komitesi Başkanı Şebnem Ateş, medikal sektörünün yaşadığı sorunlara ilişkin bir açıklama gerçekleştirdi. Yapılan açıklama şu şekilde:
“Sayın basın mensupları, Muğla Ticaret ve Sanayi Odası sağlık meslek komitemiz ve sektör temsilcilerimiz adına, günümüzde had safhaya ulaşan devletten olan alacaklarımızın ödenmesine ilişkin açıklamalarımızı siz basınımızla paylaşmak ihtiyaç haline gelmiştir.
Medikal sektörü; tıbbi malzeme ve tıbbi cihaz alanlarında faaliyet gösteren ve tüm Türkiye’de sayısı 10 bini bulan ve yaklaşık 200 bin çalışana istihdam olanağı sağlayan kuruluşlardır.
Her dönemde olduğu gibi pandemi döneminde de tüm sağlık çalışanları gibi gece gündüz demeden halkın sağlığı için sağlık kuruluşlarına kesintisiz ürün ve hizmet sunmak medikal sektörünün önceliği olmuştur.
Sektörün kamuya satmış olduğu ürünler, yaklaşık 180 gün vadeyle anlaşılarak sözleşme ile imza altına alınmaktadır.
Ancak gelinen noktada, kamu hastanelerinden 16 ay, üniversite hastanelerinden de 36 aya varan vadelerde toplam 19 milyar liralık alacağını tahsil edemeyen medikal sektörü, ciddi bir yara almış ve artık faaliyetlerini sürdüremez hale gelmiştir.
Bütün bu gelişmeler yaşanıyor ve ödemelerin alınamıyor olmasına rağmen, hastalara ve topluma karşı sorumluluklar yerine getirilmeye devam ediyor.
Yine aynı süreçte döviz kurunda, enflasyonda ve diğer tüm girdi maliyetlerindeki ciddi artışlar nedeniyle sektör üzerinde büyük bir baskı oluşmuştur.
Ayrıca, alacaklardan feragat edilerek ödemelerin yapılabileceği konusu da gündeme getirilmiştir.
Hazine ve Maliye Bakanlığı yetkililerince, 2018 yılı için % 30, 2019 yılı için % 50, 2020 yılı için % 60 olmak üzere sektörün yok olmasına neden olacak bu feragat talebinin kabul edilmesi beklenmektedir.
Bu talepler, medikal sektörünü tedirgin etmektedir.
Mevcut ekonomik şartlarda zaten ciddi sıkıntılar yaşayan medikal sektörü, özellikle feragat talebiyle bitme noktasına gelebilir, mal ve hizmet sunumunda ciddi sorunlar yaşayabilir.
Bu koşullarda, 2018-2020 yıllarına ait alacaklar için yeni bir iskonto uygulaması planlamasının adil ve hakkaniyet ölçüsünde olmadığını düşünüyoruz. Sektördeki firmalarımızın mali durumları, alacaklarını tahsil ederken olası hiçbir iskontoyu kaldıracak durumda değildir. Böyle bir uygulamanın, ülkemizde mevcut istihdama zarar vereceğini, yeni yatırımların yapılmasını imkansız kılacağı gibi sağlık hizmetlerinin sunumunda da aksamalara yol açacağı endişesini taşımaktayız.
Ülkemizdeki sağlık sistemin en önemli paydaşı olan sağlık teknolojileri ve tıbbi cihaz sektörü, pandemi sürecinde tanı ve tedavi aşamalarında oynadığı rolle, ülkemizin hızlı ve etkili müdahalelerinde bulunmasını sağlayan gizli kahramanlardan biridir.
Bu nedenledir ki, böylesine kritik bir dönemde, güçlü bir tıbbi cihaz sektörüne ihtiyaç vardır.
Sayın Cumhurbaşkanımız ve ilgili Bakanlıklardan talebimiz, hak ediş ve alacaklarımızın hızlı bir şekilde ödenmesi, sözleşme sürelerine bundan sonra mümkün olduğunca uyulması ve eczane ile hastane ödemelerinde olduğu gibi yasal güvence altına alınmasıdır.
Firmalarımızın bu zor süreçte ayakta kalarak üzerlerine düşen görevleri layıkıyla yerine getirebilmeleri için vadesi geçen kamu ve üniversite alacaklarının feragat olmaksızın ödenmesi hususunda devlet büyüklerimizden acilen destek beklediğimizi ifade eder, saygılarımızı sunarız.”
957